16 Eylül 2018 Pazar

İNSANLAR NİÇİN MAKİNE YAPAR?

 

       Makineler.


       Niçin makine yapıyoruz? Daha da ilginç bir soru neden alet yapıyoruz? Elimizde alet yapan, alet kullanmayı beceren hayvanlar var. En basitinden; bonobo maymunları alet kullanmayı becerebiliyorlar. Ancak onların alet kullanma amaçlarına baktığımızda gördüğümüz şey şudur: "Yapamadıkları işleri yapabilecekleri hale getirmek. "  İnsan da alet kullanmaya ilk olarak yapamadıkları işler için başlamış. Fakat Sanayi Devrimi'nden sonra yapabilmesine rağmen yapmak istemediği işler için kullanmaya devam etmiş. Mekanik dediğimiz kavram da burada ortaya çıkıyor. İnsanın elleriyle, kollarıyla yapabildiği mekanik hareketleri aletlere yaptırabilmek için büyük çaba sarf ediliyor ve bir meslek dalı dahi oluşuyor. Bunu takiben de büyük bir devrim olan Sanayi Devrimi ortaya çıkıyor. İnsanların kendi yapabilecekleri işleri makinelere yüklediği bir devrim.






      Günümüzde ise makineler artık karar, sorumluluk alma aşamasına gelmiş durumda. Örneğin bir otomobil fabrikasının tüm üretimi makineler üzerine kurulu ve onların sorumluluğunda. Ama fark ettiyseniz makine bir hata yaptığında cezalandırılmaz, insan gibi. Makine tamir edilir çünkü makinenin yaptığı hata kendi hatamız sayılır. Bir makine hata yapıyorsa, makineyi yapan ustada sorun vardır,makinede değil. Bu yüzden makineler cezalandırılmaz. Bu yüzden makineye bir sorumluluk verildiğinde, o yaptığı hatadan mesul tutulmaz.

      Isaac Asimov. Kendisi bilim kurgu alanında bir dehadır, naçizane fikrime göre. Kendisi 'üç robot kuralı' adında bir kurallar bütünlüğü yazıyor. Bunlar çok basit kurallar. Birinci kural diyor ki:" Bir robot hiçbir şartta, hiçbir şekilde bir insana zarar veremez veya zarar görmesine göz yumamaz." İkinci kural ise : "Birinci kuralla çelişmediği müddetçe robot, istenileni yapmak zorundadır." Üçüncü kural : Birinci ve ikinci kuralla çelişmediği müddetçe robot varlığını devam ettirecektir. "

      Bu robot sözcüğünü alıp yanına makine sözcüğünü koyduğumuzda, elimizde zaten günümüzde makinelerin yapmakla yükümlü olduğu şeyleri görebiliriz. Yani Asimo'nun yazdığı bu üç kural aslında evrensel ve hali hazırda uygulanmakta olan şeylerdir. Ancak yapay zekaların da işin içine girmesiyle, konu değişmekte. Yapay zekalar kadar alabilmekteler. Elimizde Watson diye bir örnek var. IBM'in yaptığı bu bilgisayar işlem yapabiliyor ve bunun yanısıra karar alabiliyor.

       Frank Herbert, naçizane fikrime göre bilim kurgu alnında bir deha da kendisidir. Butlerian Jihad diye bir şeyden bahseder kendi yazdığı evrende. Butlerian jihad makinelere karşı yapılan savaştır. II. Dünya Savaşı'nda ve Matrix' te yapılan savaş gibi. Savaşın nedeni; makinelerin düşünebildiği fark eden insanlar butlerian jihad ilan edip makineleri ortadan kaldırmak istemişlerdir. Bunun sonunda da Hristiyanlığa ait yeni bir mezhep ortaya çıkmıştır. Onanç Katolik mezhebi ve bu mezhep der ki :"düşünebilen makine yapmayacaksın.''

     Günümüzde Matrix'e de baktığımızda düşünebilen makinelerin hep insana saldırdığı bir distopya görürüz.
Matrix'in senaryo bütünlüğü eleştirilirken en çok yapılan açıklamalardan bir tanesi; madem makineler ısı enerjisinden yararlanıyorlar neden insan dışında başka bir şey kullanmıyorlar? İnsanlar sorun çıkarıyor. İnsanlar için ayrı bir Martrix yazmak zorundalar, insanları uyur halde tutabilmek için. İnsanlar yerinde filleri, gergedanları veya köpekleri kullansalardı makineler yine hayatlarına devam edebileceklerdi. Bu soruyu Neo film içerisinde ister istemez mimara yöneltiyor. Diyor ki: ''Bize muhtaçsınız, bizsiz yapamazsınız.'' Mimar da alaycı bir şekilde gülerek şu cevabı veriyor: ''Yapma, bizim kabul edebileceğimiz farklı yaşam seviyeleri var.''
Burada bahsettiği şeyler gergedanlar, köpekler veya vücutları ısı üretebilen herhangi bir hayvan. Peki makineler insanı niçin seçmişler? Film içerisinde bu sorunun cevabı verilmiyor ama aslında cevap bellidir. Asimo'nun üç kuralı yüzünden. Robot da bu sorunun cevabı mükemmel bir biçimde verilmiştir. İnsanları kullanmak zorundalar çünkü insanlara zarar verme yetkisi makinelerde değil. Şimdi diyebilirsiniz ki, insanlara savaş açmadı mı bu makineler; toplu katliam yapmadılar mı?  Ve robotlar da diyor ki: İnsanlar kendi ırklarını yok edecekler, yok olmamak için bizim kontrolümüz altına girmek zorundalar.

      İlk soruya geri dönüyoruz. Niçin makine yaparız? Sorumluluklarımızı bırakmak için. Bizim yerimize çalışan, bizim yerimize yazan, bizim yerimize otomobil yapan, bizi taşıyan, bizim için çalışan ayrı bir tür. Ve onlar da bu dünyanın bir ögesi. Makineler bizim genellikle metalden şekillendirdiğimiz birtakım cisimler. Aslında biz, dünyayı bize çalıştırmaya çalışıyoruz.Doğayı emrimize amade etmeye çalışıyoruz. Doğayı cennetimiz haline getirmeye çalışıyoruz. Matrix'te de bu böyle söyleniyordu. 'İlk Matrix'i cennet halinde yaptık.' Evet, biz dünyayı cennet haline getirmeye ve sorumluluklarımızdan kaçmaya çalışıyoruz. Fakat materyalist cennetimize giden yol pek de hayırlı görünmüyor, öyle değil mi? 
Anlatmaya çalıştığım şey şu: İnsanların idealindeki o cennet, hayallerindeki o mükkemel an burada farklı bir yere mi gidiyor? Burada insanlar ardında farklı bir tür mü bırakacak. Peki o tür insanları ne olarak anacak? Muhtemelen Tanrı.

2 yorum:

  1. Bu konuda ki tüm sorgularımı cevaplamış bir yazı olmuş. Özellikle son paragraflar... Belki de bunun bize yapılmış bir iyilik olduğunun farkında değilizdir. Öyle ya da böyle okurken çok zevk aldım, sıradaki yazını heyecanla bekliyorum! :)

    YanıtlaSil

PALEOLİTİK ÇAĞ SANATI VE MODERN SANAT

Paleolitik Çağ’da Sanat Kavramı ve Modern Sanat Bağlantısı Paleolitik Çağ’da “sanat” diye başlamadan önce, Paleolitik Çağ’daki yaşam koşull...